Itself Tools
itselftools
S ile başlayan kelimeler

S Ile Başlayan Kelimeler

En yaygın olarak kullanılan 10.000 kelime, birçok farklı dile çevrildi ve telaffuz edildi.

Bu site çerez kullanır. Daha fazla bilgi edin.

Bu siteyi kullanarak, Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası 'yi kabul etmiş olursunuz.

İngilizce o harfle başlayan kelimelere göz atmak için bir harfe tıklayın

İngilizce S ile başlayan kelimeler

sa (sa)

sacred (kutsal)

sacrifice (kurban)

sad (şimdi)

saddam (saddam)

safari (safari)

safer (daha güvenli)

safety (emniyet)

sagem (adaçayı)

said (söz konusu)

sail (denize açılmak)

sailing (yelken)

saint (aziz)

sake (hatır)

salad (salata)

salaries (maaşlar)

salary (maaş)

salem (salem)

sally (salla)

salmon (somon)

salon (salon)

salt (tuz)

salvador (salvador)

salvation (kurtuluş)

sam (sam)

samba (samba)

samoa (samoa)

sample (örneklem)

sampling (örnekleme)

samsung (samsung)

samuel (samuel)

san (san)

sand (kum)

sandwich (sandviç)

sandy (kumlu)

sans (sans)

santa (noel baba)

sanyo (sanyo)

sao (sao)

sap (özsu)

sapphire (safir)

sara (sara)

sarah (sarah)

sas (sas)

saskatchewan (saskatchewan)

sat (oturdu)

satellite (uydu)

satin (saten)

satisfaction (memnuniyet)

satisfactory (tatmin edici)

satisfy (tatmin etmek)

saturday (cumartesi)

saturn (satürn)

saudi (suudi)

savage (vahşi)

savannah (savana)

save (kayıt etmek)

saved (kaydedildi)

saver (koruyucu)

saving (tasarruf)

saw (testere)

say (söyle)

saying (söyleyerek)

says (diyor)

sb (sb)

sbjct (sbjct)

sc (sc)

scale (ölçek)

scanned (taranmış)

scanner (tarayıcı)

scanning (tarama)

scared (korkmuş)

scary (korkutucu)

scenario (senaryo)

scene (faliyet alani, sahne)

scenic (manzaralı)

scheduled (planlanmış)

scheduling (zamanlama)

schema (şema)

scholar (akademisyen)

scholarship (burs)

school (okul)

sci (bilim)

scientific (ilmi)

scientist (bilim insanı)

scoop (kepçe)

scope (dürbün)

scored (gol)

scoring (puanlama)

scotia (i̇skoçya)

scotland (iskoçya)

scott (scott)

scottish (iskoçyalı)

scout (izci)

scratch (kaşımak)

screen (ekran)

screensaver (ekran koruyucusu)

screenshot (ekran görüntüsü)

screw (vida)

scripting (komut dosyası)

scroll (taslak)

scsi (scsi)

scuba (tüplü dalış)

sculpture (heykel)

se (se)

seafood (deniz ürünleri)

seal (fok)

sealed (mühürlü)

searched (arandı)

searches (aramalar)

searching (aranıyor)

seas (denizler)

season (mevsim)

seasonal (mevsimlik)

seat (oturma yeri)

seating (oturma)

seattle (seattle)

sec (saniye)

second (ikinci)

secondary (ikincil)

secretariat (sekreterlik)

secretary (sekreter)

sector (sektör)

secured (güvenli)

securely (güvenli bir şekilde)

securities (menkul kıymetler)

security (güvenlik)

seed (tohum)

seeing (görmek)

seeker (arayan)

seem (görünmek)

seemed (görünüyordu)

seen (görülen)

sees (görür)

sega (sega)

segment (segment)

selecting (seçme)

selective (seçici)

sell (satmak)

selling (satış)

semester (yarıyıl)

semi (yarı)

semiconductor (yarı iletken)

seminar (seminer)

sen (you are)

senate (senato)

senator (senatör)

send (göndermek)

sender (gönderen)

senegal (senegal)

senior (kıdemli)

sense (duyu)

sensitive (hassas)

sensitivity (duyarlılık)

sensor (sensör)

sent (gönderilmiş)

seo (seo)

separately (ayrı ayrı)

separation (ayrılma)

sept (eylül)

seq (sıra)

ser (sör)

serbia (sırbistan)

serial (seri)

serious (ciddi)

seriously (ciddi anlamda)

serum (serum)

served (servis)

server (sunucu)

service (hizmet)

serving (hizmet etmek)

session (oturum, toplantı, celse)

sets (setler)

setting (ayar)

settle (yerleşmek)

settled (yerleşmiş)

settlement (yerleşme)

seven (yedi)

seventh (yedinci)

several (birkaç)

sewing (dikiş)

sexual (cinsel)

sexuality (cinsellik)

sexually (cinsel olarak)

sf (sf)

sg (sg)

sh (ş)

shade (gölge)

shake (sallamak)

shakespeare (shakespeare)

shakira (şakira)

shall (acak)

shame (utanç)

shanghai (şangay)

shannon (şannon)

shape (şekil)

shaped (şekilli)

share (paylaş)

shared (paylaşılan)

shareholders (hissedarlar)

shareware (paylaşımlı yazılım)

sharing (paylaşmak)

shark (köpek balığı)

sharon (şaron)

sharp (keskin)

shaved (tıraşlı)

shaw (şal)

she (o)

shed (baraka)

sheep (koyun)

sheer (saf)

sheet (çarşaf)

sheffield (sheffield)

shelf (raf)

shell (kabuk)

shelter (barınak)

shepherd (çoban)

sheriff (şerif)

shield (kalkan)

shift (vardiya)

shine (parlamak)

shipment (gönderi)

shipped (sevk edildi)

shipping (nakliye)

shirt (gömlek)

shock (şok)

shoot (ateş etmek)

shooting (çekim)

shop (dükkan)

shopper (alışverişçi)

shopping (alışveriş yapmak)

shopzilla (shopzilla)

shore (sahil)

shortcuts (kısayollar)

shorter (daha kısa)

shot (atış)

should (meli)

shoulder (omuz)

showcase (vitrin)

shower (duş)

shown (gösterilen)

showtimes (seanslar)

shut (kapamak)

shuttle (servis aracı)

sic (hasta)

side (yan)

sie (sie)

siemens (siemens)

sierra (sierra)

sig (imza)

sight (görme)

sigma (sigma)

signal (sinyal)

signed (imzalı)

significance (önem)

significantly (önemli ölçüde)

signing (imzalama)

signup (üye olmak)

silence (sessizlik)

silent (sessiz)

silicon (silikon)

silk (ipek)

silly (şapşal)

silver (gümüş)

sim (sim)

similarly (benzer şekilde)

simon (simon)

simple (basit)

simplified (basitleştirilmiş)

simply (basitçe)

simpson (simpson)

sims (simler)

simulation (simülasyon)

simultaneously (eşzamanlı)

sin (olmadan)

since (dan beri)

sing (şarkı söyle)

singapore (singapur)

singer (şarkıcı)

singh (şarkı söylemek)

singing (şarkı söyleme)

sink (lavabo)

sip (yudumlamak)

sir (bayım)

sister (kız kardeş)

sit (oturmak)

site (site)

sitemap (site haritası)

situated (yer alan)

six (altı)

sixth (altıncı)

skating (paten kaymak)

ski (kayak)

skiing (kayak yapmak)

skill (beceri)

skip (atlamak)

skirt (etek)

sku (sku)

sky (gökyüzü)

skype (skype)

slave (köle)

sleep (uyku)

sleeping (uyuyor)

sleeve (elbise kolu)

slide (kaymak)

slideshow (slayt gösterisi)

slim (ince)

slip (kayma)

slope (eğim)

slovak (slovak)

slovakia (slovakya)

slovenia (slovenya)

slow (yavaş)

slowly (yavaşça)

smaller (daha küçük)

smallest (en küçük)

smart (akıllı)

smell (koku)

smile (gülümsemek)

smilies (ifadeler)

smith (demirci)

smithsonian (smithsonian)

smoke (sigara içmek)

smooth (pürüzsüz)

sms (sms)

smtp (smtp)

snake (yılan)

snap (çatırdamak)

snapshot (enstantane fotoğraf)

snowboard (snowboard)

soa (sabun)

soc (sos)

soccer (futbol)

social (sosyal)

societies (toplumlar)

society (toplum)

sociology (sosyoloji)

socks (çorap)

sodium (sodyum)

sofa (divan)

soft (yumuşak)

softball (beyzbol)

software (yazılım)

soil (toprak)

sol (sol)

solar (güneş)

solaris (solaris)

sold (satıldı)

soldier (asker)

solely (yalnızca)

solid (katı)

solo (solo)

solomon (solomon)

solved (çözüldü)

solving (çözme)

soma (soma)

somalia (somali)

somebody (birisi)

somehow (bir şekilde)

somerset (takla)

something (bir şey)

somewhat (biraz)

somewhere (bir yerde)

sonic (sonik)

sons (oğullar)

sony (sony)

soon (yakında)

sophisticated (sofistike)

sorry (afedersiniz)

sort (çeşit)

sought (aranan)

soul (ruh)

soundtrack (film müziği)

soup (çorba)

southampton (southampton)

southeast (güneydoğu)

southern (güney)

southwest (güneybatı)

soviet (sovyet)

sox (sox)

sp (sp)

spa (spa)

space (uzay)

spain (ispanya)

spam (istenmeyen e-posta)

span (açıklık)

spank (şaplak atmak)

spanking (şaplak)

sparc (kıvılcım)

spare (kıyamamak)

spas (kaplıcalar)

spatial (uzaysal)

speak (konuşmak)

speaker (hoparlör)

speaking (konuşuyorum)

spears (mızraklar)

spec (özellik)

specialist (uzman)

specialized (uzmanlaşmış)

specializing (uzmanlaşmak)

specially (özellikle)

specialties (spesiyaller)

species (türler)

specification (şartname)

specified (belirtildi)

specifies (belirtir)

specify (belirtmek)

spectrum (spektrum)

speeches (konuşmalar)

spell (harf harf kodlamak)

spelling (yazım)

spencer (spencer)

spend (harcamak)

spent (harcanan)

sperm (sperm)

sphere (küre)

spice (baharat)

spider (örümcek)

spies (casuslar)

spine (omurga)

spiritual (manevi)

spirituality (maneviyat)

spoken (konuşulmuş)

spokesman (sözcü)

sponsor (sponsor)

sponsored (sponsorlu)

sponsorship (sponsorluk)

sporting (spor)

spotlight (spot ışığı)

spouse (eş)

spray (sprey)

spread (yaymak)

spreading (yayma)

spring (ilkbahar)

springer (yaylı)

springfield (bahar tarlası)

sprint (sürat koşusu)

spy (casus)

spyware (casus yazılım)

sql (sql)

squad (tayfa)

square (meydan)

sri (sri)

ssl (ssl)

stability (istikrar)

stable (kararlı)

stack (yığın)

stadium (stadyum)

staffing (personel)

stage (sahne)

stainless (paslanmaz)

stake (bahis)

stakeholders (paydaşlar)

stamp (damga)

stan (stan)

stand (ayakta durmak)

standing (ayakta)

stanford (stanford)

stanley (stanley)

star (star)

starring (başrol)

starsmerchant (yıldız tüccarı)

start (başlat)

starter (marş)

startup (başlatmak)

stat (durum)

stated (belirtilmiş)

statewide (eyalet çapında)

static (statik)

stating (belirten)

station (istasyon)

stationery (kırtasiye)

statistical (istatistiksel)

statistics (i̇statistik)

status (statü)

statute (tüzük)

statutory (yasal)

stayed (kaldı)

staying (kalmak)

std (standart)

ste (ste)

steady (istikrarlı)

steal (çalmak)

steam (buhar)

steel (çelik)

steering (direksiyon)

stem (kök)

step (adım)

stephanie (stephanie)

stephen (stephen)

stereo (müzik seti)

sterling (sterlin)

steve (steve)

steven (steven)

stewart (kahya)

stick (çubuk)

sticker (etiket)

sticky (yapışkan)

stock (stok, mevcut)

stockholm (stokholm)

stolen (çalıntı)

stomach (mide)

stone (taş)

stood (durmak)

stop (dur)

stopped (durdu)

stopping (durduruluyor)

storage (depolama)

store (mağaza)

stored (saklanmış)

stories (hikayeler)

story (hikaye)

str (cadde)

straight (düz)

stranger (yabancı)

strap (kayış)

strategic (stratejik)

strategies (stratejiler)

strategy (strateji)

stream (akış)

streaming (yayın akışı)

street (sokak)

strength (gücü)

strengthen (güçlendirmek)

strengthening (güçlendirme)

stress (stres)

stretch (uzatmak)

strict (sıkı)

strike (vuruş)

striking (dikkat çekici)

strip (şerit)

stripes (çizgiler)

stroke (inme)

strong (kuvvetli)

strongly (şiddetle)

struct (yapı)

structural (yapısal)

struggle (mücadele etmek)

stuart (stuart)

stuck (sıkışmak)

stud (damızlık)

student (öğrenci)

studied (okudu)

studies (çalışmalar)

studio (stüdyo)

study (ders çalışma)

studying (ders çalışıyor)

stuff (şey)

stuffed (doldurulmuş)

stunning (çekici)

style (stil)

stylish (şık)

subaru (subaru)

subcommittee (alt komite)

subdivision (alt bölüm)

subjective (öznel)

sublime (yüce)

sublimedirectory (alt dizin)

submitted (gönderilen)

submitting (gönderme)

subscribe (abone olmak)

subscriber (abone)

subscription (abonelik)

subsidiaries (yan kuruluşlar)

subsidiary (yan kuruluş)

substance (madde)

substantially (esasen)

substitute (vekil)

subtle (hemen göze çarpmayan)

suburban (banliyö)

succeed (başarılı olmak)

successful (başarılı)

successfully (başarıyla)

sucking (emme)

sudan (sudan)

sudden (ani)

suddenly (aniden)

sue (onun)

suffer (acı çekmek)

suffered (acı çekti)

suffering (cefa)

sufficiently (yeteri kadar)

suggested (önerildi)

suggesting (önermek)

suggestion (öneri)

suicide (intihar)

suit (takım elbise)

suite (süit)

suited (uygun)

sullivan (sullivan)

sum (toplam)

summaries (özetler)

summer (yaz)

summit (toplantı)

sunday (pazar)

sunglasses (güneş gözlüğü)

sunny (güneşli)

sunrise (gündoğumu)

sunset (gün batımı)

sunshine (güneş ışığı)

superb (süper)

superintendent (müfettiş)

superior (üst)

supervision (nezaret)

supervisor (süpervizör)

supplemental (tamamlayıcı)

supplied (sağlanan)

supplier (tedarikçi)

supply (arz)

supported (desteklenen)

supporters (destekçiler)

supporting (destekleyici)

suppose (varsaymak)

supposed (sözde)

sur (sür)

sure (elbette)

surely (kesinlikle)

surf (sörf)

surface (yüzey)

surfing (sörf yapmak)

surge (kabarmak)

surgeon (cerrah)

surgery (ameliyat)

surgical (cerrahi)

surname (soyadı)

surplus (fazlalık)

surprise (sürpriz)

surprised (şaşırmış)

surprising (şaşırtıcı)

surrey (sürrey)

surround (çevrelemek)

surrounded (çevrili)

surrounding (çevreleyen)

surveillance (gözetim)

survival (hayatta kalma)

survive (hayatta kalmak)

survivor (hayatta kalan)

susan (susan)

suse (susmak)

suspected (şüpheli)

suspended (askıya alınmış)

suspension (süspansiyon)

sussex (sussex)

sustainability (sürdürülebilirlik)

sustained (sürdürülebilir)

suzuki (suzuki)

swap (takas)

swaziland (svaziland)

sweden (isveç)

swedish (i̇sveççe)

sweet (tatlı)

swift (süratli)

swim (yüzmek)

swimming (yüzme)

swing (sallanmak)

swingers (eş değiştirenler)

swiss (i̇sviçre)

switched (anahtarlanmış)

switches (anahtarlar)

switching (anahtarlama)

sword (kılıç)

sydney (sidney)

symantec (symantec)

symbol (sembol)

sympathy (sempati)

symphony (senfoni)

symposium (sempozyum)

symptoms (semptomlar)

sync (senkronizasyon)

syndicate (sendika)

syndication (sendikasyon)

syndrome (sendrom)

synopsis (özet)

syntax (sözdizimi)

synthesis (sentez)

synthetic (sentetik)

syracuse (siracusa)

syria (suriye)

sys (sistem)

system (sistemi)

systematic (sistematik)

Özellikler bölümü resmi

Özellikleri

kullanımı ücretsiz

Bu kelime çevirmeni tamamen ücretsizdir, kayıt gerekmez ve kullanım sınırı yoktur.

Çevrimiçi

Bu tercüman tarayıcı tabanlıdır, herhangi bir yazılım yüklemesi gerekmez.

Tüm cihazlar desteklenir

Kelime çevirilerini tarayıcısı olan herhangi bir cihazda görün: cep telefonları, tabletler ve masaüstü bilgisayarlar.

Web uygulamaları bölümü resmi